KIYAMET GÜNÜ
Canibim.Com

KIYAMET GÜNÜ - Canibim.Com

 

 

Kıyamet Gününde Allahü Teâlâ’nın Hitapları

Hak Teâlâ diyor ki:

LÂ UKSİMÜ BİYEVMİL KIYÂMETİ VELÂ UKSİMÜ BİNNEFSİL LEVVAMETİ    (Kıyamet Sûresi, Âyet:1-2)

(Kıyamet gününe şehadet ederim.Kendimi kınayan, kendine sitem eden nefsi de şahit tutarım.)

 

 Ey İlâhî sırları öğrenmek isteyen!Şöyle bilmek gerektir ki buradaki NEFS-İ LEVVÂME kendi taksiratını bilen nefistir.O nefis, dünyada ettiğine pişman olan nefistir.İhsana çalışsa da:

-Niçin daha ziyade ihsana çalışmadım!diyerek pişmanlık kendisinden gitmez.

EY AHSEBÜL İHSÂNÜ ENLEN NECMEA İZÂMEHU    (Kıyamet Sûresi, Âyeti:3)

(İnsan, kemikleri bir yere getirip toplayamayacağımızı sanıyor.)

 Evet bunun mânası:Bu halkı öldürüp âzasını ayırdıktan ve onlar toprağa karıştıktan sonra, yeller o toprağı alıp sahralara savurduktan sonra yine hepsi bir yere gelirler ve noksanı olmaz demektir.

 

 Öyle ise, bunu bildin ise, yine bilmek gerektir ki, Hak Sübhânehu e Teâlâ Hazretleri yaratmağa da, öldürmeğe de, öldürüp diriltmeye de  kaardirdir.Hak Celle ve Alâ Hazretleri, peygamberinin dilinden bu halkı yine yaratacağını, Kıyamet Günü’nde bir yere toplayacağını haber verdi.O güne Toplanma Günü, Ceza Günü, Hesap Günü ve Arasat Günü denir.

 

Nitekim, Hak Teâlâ Hazretleri önceden halkı yaratır, öldükten sonra da yine diriltir.

 Bunu Allahü Teâlâ Hazretleri şöyle bildirir:

KEMÂ BEDE’NÂ EVVELE HALKIN NUÎDÜHÜ VA’DEN ALEYNÂ İNNÂ KUNNÂ FAİLİN.  (Enbiyâ Sûresi, Âyet:104)

(Varlığı, önce yarattığımız gibi, yine onu iade edeceğiz.Bu bizim va’dimizdir.Mutlaka onu yerine getireceğiz.)

 

 Böylece, sözün kısası şudur ki, bu aziz ömrü ziyana vermeyip, boş geçirmeyip kemal kazanmalı.Faydalı bilim ve iyi amel ve iş ile vasıflı olmalı.İnsana bu gerekir.Faydalı bilgi temeldir.İyi amel ise yapıdır, binadır.Vücuda geliş itibarı ile, meselâ,zamandır.Yani ilim nerede faydalı olursa onun salih ameli de vardır.Kimin salih ameli varsa faydalı ilim, bilimi de vardır.

 

 Doğrusu ya artık ben de sana BÜYÜK KIYAMET’ten, ULU TAMME’den söz söyleyim.SELÂMET ile SEVAP nasıl olur,azarlama ve ceza nicedir, kimlere nimetten hesap olur kimlere azaptan necat, kurtuluş olur, bunları anlatayım.

 

 İşte, bu halleri tasdik edip, bu yazıları düşündük ise bundan sonra sevmeğe mücahede ile, içtihat hakkı ile kemal bulasın diyedir.Başlangıçta ve sonra Salihlerin, saadete erenlerinden olasın.İnsan öldürücü eşkiyadan  olmayasın.Nitekim Hak Teâlâ Hazretleri şöyle buyurur:

VELLEZİNE CÂHEDÜ FİNÂ LENEHDİYENNEHÜM SUBULENÂ VE İNNELÂHE LEMEAL MUHSİNİN (Ankebut Sûresi, Âyet:69)

(Bizim yolumuzda cihada girenlere, elbette biz yollarımızı gösteririz.Allah iyilik yapanlarla beraberdir.)

 

 Bilinmeli ki ben bu KIYAMET bölümünü iki kısım üzerine tertip ettim.Biri İLMÎ hükümlerdir ki hayat ondadır.Biri HİLİM hükümleridir ki necat, kurtuluş ondadır.Yâni, Hak Celle ve Alâ Hazretleri’nin hidayeti olmayınca insanda ilim hâsıl olmaz.Çünkü hidayete, doğru, Hak yoluna erme, amel ile olur.Amel ancak hidayet ile olur.Böylece:

-Mücahedat makamında sa’y eylemek, çalışmak,

-İbadet durağında cismi terk etmek,

-Dilekler meydanında nefsi öldürmek,

-Müşahedelerle, gözle görmelerle kalbi şenlendirmek, canlandırmak, ona hayat vermek,

-Ve Allah’a vâsıl olarak, ona yaklaşarak ruhu ikram ve i’zâz etmek,

-Hakikati sıfatta fâni etmek,

-Kişiliği kişilikte ortadan kaldırmak gerektir.

 

 Ebedi saadet, dünya durdukça, bizim elimize geçemez.Nitekim Hak Teâlâ şöyle buyurur:

FELÂ TA’LEMÜ NEFSÜN MÂ UHFİYE LEHÜM MİN KURRETİ A’YÜN      (Secde Sûresi, Âyet:17)

(Bir kimse, kendileri için istediklerinin karşılığı olarak göz aydınlığı olmak üzere saklanan nimetlerin ne olduğunu bilemez.)

 

 Demek ki, AHİRETİN LEZZETİ’ni nefis bilmez, ancak akıl bilir.Birçok kimsenin aklı Âhiret’i anlamaktan âciz yoksundurlar.Âhiret, yalnız iki nesne ile bilinir.Birisi, Can’ın vücuttan ayrılışı ile olur.Ondan sonra oraya  döner ve Âhiret menzilini seyreder.İkincisi de nefsâni marazlardan ve şehvanî isteklerden kurtulmuş olmalı.

 

 


Tüm YAZILI SOHBETLER