Bu hikayeyi kırk sene önce Allah rahmet eylesin memlekette baba dostu birinden dinlemiştim.Hikaye dediğime bakmayın, gerçek hayatta herkesin karşılaştığı insan tiplemeleridir.Kıssadan hisse almak lazım bende bunun için anlatacağım.
Bir beldede çiflik ağasının biri at pazarına gidip, önümüzdeki av partisine arkadaşlarına hava olsun diye iyi bir soylu at almağa karar verir.Tıpkı günümüzde lüks araba ile yapılan gibi.
Ağa pazarı gezer,gezer bir tane soylu İngiliz atına ilgi duyar.Sahibine bu atı beğendiğini belirterek fiyatını sorar.Atın sahibi fiyatı söylediğinde çiflik ağası şaşırır.İçinden galiba atın sahibi sattığı atın kıymetini bilmiyor,bilse bu soylu atı öyle alel ade atların içine katmaz der.
Çünkü ata istenen para çok ucuz fiyattır.Alıcı daha fazla dayanamaz, atın sahibine ben bu atı söylediğin fiyata alıyorum, fakat merak ettiğim husus var der.Atın sahibi buyurun sorun neymiş merak ettiğin .
Çiflik ağası başlar sormağa.Bu soylu İngiliz atıdır biliyormusun.Adam evet onun İngiliz atı olduğunu biliyorum deyince ağa şaşırır.Peki bu soylu atı niçin o alel ade atlara katarak tutuyorsunuz.” mersedesi, serçe ve. doğan fiyatına satıyor”
Satıcı meramını anladım,bu atın bir hikayesi var,birde babasının kabahatı var der ve başlar hikayeyi anlatmağa.
Hikaye şu, bu atın soyunda yani dedeleri sudan geçtiğinde suya yatarlarmış.Bütün kabahati
Buymuş,başkada bir suçu yokmuş.Bundan dolayı bu atı diğer ucuz atların içine kattım.Fiyatını da onun için ucuz söyledim der.
Bu hikayeyi dinleyen çiflik ağası içinden böyle saçma kabahat olur mu,babasının veya dedelerinin kabahatını bu at niye çeksin der ve atı alır,parasını öder.
Çiflik ağası yanında çalışan at bakıcısı seyisti çağırır.Albu atı gereken bütün hazırlığını yap.Tımar bakım v.s. Bu atı önümüzdeki arkadaşlarla yapacağım av partisine yetiştir der.
Seyis aldığı talimatın gereğini yapıp atı av partisine yetiştirir.Ağa arkadaşlara bu görkemli at ve üzerinde ki gümüş işlemeli eğer ve üzengi takımıyla havasını atar.Arkadaşları atı ve takımını hayret ve gıptayla seredip,bu ata çok para vermiş olmalısın derler.
Ağa ise olanları bir bir arkadaşlarına anlatıp bu saçma gerekçeye kahkağa ile gülerler.Hepsi ağaya iyi iş çıkarmışın diye de onu tebrik ederler.
Derken zaman ilerlemiş,fakat atta hiç yorgunluk alameti yok.At şaha kalkıyor diğer atların çoğu yorulmuş.Bir yerde moladan sonra akşama doğru yolları bir dereye uğramış.Bütün atlar suya girip karşıya çıkmışlar.Sıra bu yeni İngiliz atına gelmiş, suya bir girmiş geyet güzel gidiyor tam suyun orta yerine geldiğinde maalesef bur da dedeleri gibi birden bire suyun ortasına yatıvermiş.
Ağa da suya düşmüş sırıl sıklam olmuş.Ağanın havasına maalesef su karışmış.Ağa arkadaşlarına rezil olmuş.Ağa kızgınlığından şunları mırıldanmış.”Katranı kaynatırsan olur mu şeker,cinsi bozuk olan cinsine çeker.”Der ve atın üstündekileri alır atı da orada bırakır.
Bu kıssadan bazı hisseler çıkarmak gerekir.Demek ki insanların dış görünüşüne aldanmamak gerek.
Tasavvuf insanın kalbine bakar,kalıbına değil.Adam bir konuşuyor ağzından bal damlıyor.Fakat icraatı zehir gibi.Kul hakkı filan demiyor çalıyor çırpıyor.
Adamın kılık ve kıyafetine de aldanmamak lazım.Bu tip üç kağıtçılar giyime çok önem verir insanı çarpmak için.”İstisnalar hariç”
Böyle insanlar görkemli villalarda otururlar.etkilemek için, bir iş de yapmadan onu bunu çarparlar.
Sen onu hacı veya derviş kispesinde de görebilirsin.”Kispeyi piran içinde fasıkın derviş adı”
Bu tip insanlar,çokça dürüslük,doğruluk lafını kullanırlar.Karşı tarafa kanaat bahşetmek için.
Bu tipler yalakalığı marifet bilirler.Şeyhe vıcık vıcık yağ çekerler.Sırf işleri iyi gitsin diye.Şeyhe tarikatlara aslında pekte itibar etmezler.Puta inanıp menfaatına ters düşünce onu kıran cahiliye Arapları gibi
Bunlar çok yüzsüzdürler.Kovsan da yüz vermesen de yine senin evine gelirler.Köprüyü geçmene kadar dayı deme hikayesi gibi….
Peki bu tip insanı nasıl anlayacağız.Canip efendi gibi içini okuyamıyorsun, bari cinsine bak,suya yatışına bak Hadisi şerif bu tipleri anlatıyor;”Bir insana iyi veya kötü demek için o insanla yemek yiyin,alışveriş yapın, yolculuk yapın”Bu deneme de gizli kişiliği ortaya çıkıyor. Bu tip insanların….
Bu adamlar senin yanında sureti Haktan gözükürler.ASLINDA HAK İLE İŞLERİ OLMAZ.Bu adamlar düştüğünde elinden tutsan elini ısırır,ekmeğini yese kabına pisleyen cinsindendir.….
Çünkü bunlar menfaat için her şeyi yaparlar.Onurları yoktur.Omurgasızdır.Kamış ağacı gibi rüzgar nereden esse oraya eğilirler.Bu küçük insanları bizim halkımız ferasetiyle hemen anlıyor da okumuş kesim pekte anlamıyor.….
BÜTÜN BU SAYDIKLARIM DAHİ ONLARI ANLATMADA YETERSİZ KALIR.ÇÜNKÜ ONLARIN GENİNDE İNGİLİZ ATI GİBİ SUYA YATAN BOZUK GEN VAR….BUNLARDAN BİRŞEY OLMAZ….KÜÇÜKTÜR…GUTÇÜKTÜR….
Selam ve dua ile
İsmail Hakkı – Bursa-2010